Merhaba!
"Hello!" mu demeliydim yoksa? :D Bu yayınımda sizlere İngilizceyle aramdaki ilişkiyi anlatacağım. Öncelikle ben A2-B1 seviyesinde İngilizce konuşuyorum. Ben ilkokula başlamadan bile İngilizceye karşı bir merak salmıştım. Nasıl öyle hızlı hızlı bıdı bıdı konuşuyorlar diye merak ediyor, ben de İngilizce konuşmak istiyordum. Okuma-Yazma bilmeden öğrenmem pek de kolay değildi ama etrafımda İngilizce konuşan birçok tanıdığım vardı. Evet, hayır, bir, iki, üç... Yavaş yavaş az az öğrendim.
1. sınıfta İngilizce dersi yoktu. 2. sınıfta başladı bizim İngilizce dersimiz. Cidden de çok sevmiştim. Bu arada bizim İngilizce branş öğretmenimiz de yoktu, sınıf öğretmenimizin İngilizcesi iyi olduğundan o bize İngilizce öğretiyordu. Ama öğrenmemiz gereken her şeyi öğrenmiştik. Bu hep böyle devam etti.
Ortaokulda İngilizce öğretmenimiz bir önceki yayında bahsettğim gibi Cem Hoca. İngilizceyi bizim için ne kadar hoş hale getirebliyorsa getirdi. Bizim İngilizceyi daha iyi anlamamız için uğraşlar verdi. Konular ve ders saati daha çok olduğu için bana daha ilgi çekici ve eğlenceli geldi. Sonara ben daha çok İngilizce konuşmaya başladım ve daha da çok sevdim İngilizceyi.
2017 Aralık ayında yaklaşık 2 senedir çok yakınımızda eğitim veren AmericanLife'ın 1 kur hediye yazılı paylaşımını gördüm. Bir seviye tespit sınavı yapacaklardı ve seviyesi en yüksek çıkan kişiye 1 kur hediye edeceklerdi. Sınava girmiştim ve pek de kolay geçmemişti. Daha yüksek seviyeli kişilerin girip kazanacağını düşünmüştüm.
Bunu yaklaşık ocak ayına kadar sürdürdüler. Sonra da bir gün annemi aradılar ve benim kazandığımı söylediler. Sosyal medyaya baktığımda gerçekten de öyle olduğunu anladım. Oraya gittiğimde ise 140 ders saati kurs kazandığımı öğrendim. 10 Şubat 2018'den, Haziran 2018'e kadar haftasonları öğleden sonra grubuna seçildim. Kurstaki arkadaşlarımı çok seviyorum ve öğretmenim Hilal Hoca'yı da. :) Birlikte çok güzel şeyler yapıyoruz.
İşte böyle. Umarım herkes istediği bir dilde dilediği başarıyı elde edebilir. Yazının sonuna geldik. Durun! Buraya kadar okuduysanız, yoruma hızlı hızlı bıdı bıdı konuşan İngilizceciler yazın.
See youuuuu!!!
"Hello!" mu demeliydim yoksa? :D Bu yayınımda sizlere İngilizceyle aramdaki ilişkiyi anlatacağım. Öncelikle ben A2-B1 seviyesinde İngilizce konuşuyorum. Ben ilkokula başlamadan bile İngilizceye karşı bir merak salmıştım. Nasıl öyle hızlı hızlı bıdı bıdı konuşuyorlar diye merak ediyor, ben de İngilizce konuşmak istiyordum. Okuma-Yazma bilmeden öğrenmem pek de kolay değildi ama etrafımda İngilizce konuşan birçok tanıdığım vardı. Evet, hayır, bir, iki, üç... Yavaş yavaş az az öğrendim.
1. sınıfta İngilizce dersi yoktu. 2. sınıfta başladı bizim İngilizce dersimiz. Cidden de çok sevmiştim. Bu arada bizim İngilizce branş öğretmenimiz de yoktu, sınıf öğretmenimizin İngilizcesi iyi olduğundan o bize İngilizce öğretiyordu. Ama öğrenmemiz gereken her şeyi öğrenmiştik. Bu hep böyle devam etti.
Ortaokulda İngilizce öğretmenimiz bir önceki yayında bahsettğim gibi Cem Hoca. İngilizceyi bizim için ne kadar hoş hale getirebliyorsa getirdi. Bizim İngilizceyi daha iyi anlamamız için uğraşlar verdi. Konular ve ders saati daha çok olduğu için bana daha ilgi çekici ve eğlenceli geldi. Sonara ben daha çok İngilizce konuşmaya başladım ve daha da çok sevdim İngilizceyi.
2017 Aralık ayında yaklaşık 2 senedir çok yakınımızda eğitim veren AmericanLife'ın 1 kur hediye yazılı paylaşımını gördüm. Bir seviye tespit sınavı yapacaklardı ve seviyesi en yüksek çıkan kişiye 1 kur hediye edeceklerdi. Sınava girmiştim ve pek de kolay geçmemişti. Daha yüksek seviyeli kişilerin girip kazanacağını düşünmüştüm.
Bunu yaklaşık ocak ayına kadar sürdürdüler. Sonra da bir gün annemi aradılar ve benim kazandığımı söylediler. Sosyal medyaya baktığımda gerçekten de öyle olduğunu anladım. Oraya gittiğimde ise 140 ders saati kurs kazandığımı öğrendim. 10 Şubat 2018'den, Haziran 2018'e kadar haftasonları öğleden sonra grubuna seçildim. Kurstaki arkadaşlarımı çok seviyorum ve öğretmenim Hilal Hoca'yı da. :) Birlikte çok güzel şeyler yapıyoruz.
İşte böyle. Umarım herkes istediği bir dilde dilediği başarıyı elde edebilir. Yazının sonuna geldik. Durun! Buraya kadar okuduysanız, yoruma hızlı hızlı bıdı bıdı konuşan İngilizceciler yazın.
See youuuuu!!!
Yorumlar
Yorum Gönder
Lütfen yorumlarınızda hakaret, küfür ve uygunsuz içerikler bulundurmayınız. Eğer böyle bir yoruma rastlarsanız lütfen aşağıdaki e-posta adresine bildiriniz:
ecemkocablog@gmail.com